Fraksiyonel lazer; kırışıklık, yüzde lekelenme, sivilce izlerinin yok edilmesinde ve yüz gençleştirmede diğer tüm yöntemlerin bir adım önünde olan güvenilir bir yöntemdir. Kesin etki göstermesi, bir seferde bile fark edilebilir sonuç vermesi, hızlı iyileşmesi, riskinin düşük olması ile bazı ameliyat yöntemlerinin yerine bile kullanılabilir olması "Gold Standart" olarak değerlendirilmesine neden olmuştur. Etkisinin kalıcı olması tercih edilirliğini ayrıca artırmaktadır. Uygulama nedenlerine göre Peeling yöntemleri, PRP uygulamaları, diğer lazer ve IPL işlemleri, yüz gençleştirici dolgular kalıcılık ve elde edilen sonuç bakımından Fraksiyonel CO2’nin çok gerisinde kalmaktadır.
CO2 Lazer (Karbondioksit lazer): Ameliyat dışında dünyanın en derin etkili iz ve kırışıklık tedavi yöntemidir. Oldukça derin ve etkili olduğu gibi yüzeysel bozuklukların giderilmesinde de kullanılabilir. Bu yüzden son birkaç yıldır “Kozmetik Lazer Dermatoloji” alanında devrim niteliği sayılabilecek teknolojik gelişmelerle Ultrapulse Fraksiyonel CO2 Lazerlerin kullanımına geçilmesi ile çok başarılı sonuçlar elde edilmeye başlanmıştır.
Son yıllarda CO2 lazer teknolojisi akne (sivilce) izi, yara izi, yanık izi, yüz ve boyun kırışıklıklarının tedavisinde önemli ilerlemeler kaydetmiş olup her gün daha yeni gelişmelerle şaşırtıcı sonuçlar doğurmaktadır.
Ameliyat dışı yöntemlerin en etkilisi kabul edilen CO2 lazer tedavisi yönteminin yan etkilerini neredeyse sıfıra indiren “Fraksiyonel (fractional) CO2 lazer” geliştirilmiştir. Fraksiyonel teknolojide Lazer ışını tek bir geniş ışın hüzmesi yerine mikron boyutlarında çok sayıda (örneğin 1 cm2 içine 50 tane) ışının deriyi derinliğine etkileyecek şekilde yapılandırılmasıdır. Bu ışın noktaları arasındaki uzaklık ve deri etki derinliği kişinin ihtiyacına göre ayarlanabilmektedir. Noktalar arasında sağlam deri bölgelerinin bulunması iyileşmeyi hızlandırmakta ve istenmeyen etkilerin ortaya çıkmasını engellemektedir. Noktaların sıklığı dokudaki gerilme miktarını belirler, kişinin derisinin ihtiyacına göre, yani uygulamanın amacına göre (akne, kırışıklık, yüz derisinde gevşeklik, lekelenmeler) noktaların sıklığı, derinliği, deride kalma süresi ayarlanmaktadır. Bu ayarlamaları ve maksimum etkiyi sağlamak için CO2 lazer teknolojisi geliştirilerek ULTRAPULSE lazer cihazları üretilmiştir. Her CO2 lazer cihazı ile yukarıda bahsettiğim üstünlüklerin tümü elde edilememektedir. Ultrapulse özelliği ile Lazer ışınının deride verebileceği zarar minimuma indirilmiş ve hastanın iyileşme süresi oldukça kısaltılmıştır. Bu nedenle CO2 lazer cihazının konvansiyonel (klasik) şeklinden Fraksiyonel CO2 Lazer cihazlarına ve daha sonra da Fraksiyonel Ultrapulse CO2 özellikleri taşıyan son versiyon Lazer cihazlarına geçilmiştir ki aralarında iyileşme süresi, ağrı oluşumu, komplikasyonlar (istenmeyen etkiler) ve elde edilen başarı bakımından anlamlı farklar vardır.
1- Cilt Yenileme: yüz gençleştirme adı verilen, daha çok yaşlanma ve güneşin etkisi ile ortaya çıkan yüz, göz kapakları, boyun ve dekolte bölgelerindeki kırışıklıklar ve çizgilerin giderilmesinde tartışmasız en etkili yöntemdir. Özellikle ince ve kuru deri yapısında olan kişilerde kırışıklık problemi sık görülmektedir ve CO2 lazer tedavisi ile bu kırışıklıklar büyük ölçüde yok edilmektedir.
2- Sivilce (akne) ve Yara İzleri: Akneler cildin üst tabakasını etkileyen izlerdir. Yüzeysel ve derin olabilirler. Bu izler özellikle sivilce tedavisi sonrası yani sivilceler geçtikten sonra daha çok ortaya çıkar ve hafif çukurlar ve çökmeler şeklinde görülür. Yüzeysel sivilce izleri, genellikle kimyasal peeling gibi yüzeysel cilt soyma yöntemlerinden fayda görebilir. Ancak sivilce izlerinin ileri tedavisi fraksiyonel lazer ile mümkündür.
CO2 lazer uygulaması sonrası ani olarak cilt altı kollajen liflerinde %20-30 oranında kısalma meydana gelir. Sonraki 1-6 aylık süreçte ise cilt altında yeni kollajen oluşumu ve cilt altı bağ dokusunda yeniden düzenlenme meydana gelmektedir. Tüm bunların sonucu olarak cilt gençleşmesi olarak adlandırılan ciltte gerilme, cilt üzerindeki çukurluklarda, kırışıklıklarda, lekelerde ve izlerde önemli ölçüde azalma meydana gelir. Ciltteki gözenekler daralarak cildin yapısı 10 yıl önceki gibi görünür.
Fraksiyonel Lazer uygulaması çok ağrılı bir işlem değildir. Uygulama esnasında çok küçük iğne batmaları gibi hisler olur. Bu his anestetik kremler ile azaltılabilir. Genellikle genel ve lokal anesteziye ihtiyaç olmaz. Fraksiyonel CO2 lazer uygulaması sonrası pansuman gerekmez. Birkaç saat sonra kızarıklık ve şişlik başlar ve birkaç gün devam eder ve ardından ciltte 3 ila 7 gün süren yüzeysel pullanma olabilir. Fraksiyonel lazerin bu avantajı yapılan işlemin büyüklüğüne göre hastanın günlük yaşamına devam etmesine olanak sağlar.
Fraksiyonel CO2 lazer sisteminde seans sayısı sorunun şiddetine göre ve uygulamanın gücü ve derinlik ayarlarına bağlı olarak değişmektedir. Her uygulama sonrası ortalama %30-40 kadar iyileşme beklenir. Hafif-orta derece kırışıklıklar ve izlerde 1-2 seans yeterli iken çok derin sivilce izleri ve derin kırışıklıklarda tedavi birkaç (2-4) seans olarak düzenlenir. Seansların sıklığı uygulama derinliğine göre değişir: tedavi yüzeysel uygulamalarda 1-1,5 ayda bir, derin uygulamalarda ise 2-3 ayda bir tekrarlanır.
İlk hafta sonunda kontrole çağırdığım hastalarda çok büyük bir iyileşme, pembelik ve canlılık hemen ilk haftada bile görülmektedir. Aslında fraksiyonel lazer uygulamalarından sonra iyileşme etkinliklerinin gerçekleşmesi 2 ay kadar devam ediyor. Orada kolajen oluşması, yeni kolajen gelişmesi birkaç ay daha devam ediyor, ama buna rağmen ilk haftada bile büyük sonuçlar görülmektedir.
Fraksiyonel lazerin dezavantajı yaz aylarında güneşli mevsimlerde uygulanmamasıdır. Sonbaharda, eylül ekim ayından sonra ülkemizde yaygın olarak kullanılabilecek bir yöntemdir.
Uygulama alanı genişliğine göre, tüm yüz yaptığımızı düşünürsek 30-45 dk civarında sürüyor.
Ne de olsa invaziv bir işlem olduğu için, cerrahi lazer olduğu için fraksiyonel lazer uygulamaları orta derecede ağrı yapan işlemlerdir. Bunun için biz hastaya önce ağrı kesici kremler sürüp yaklaşık yarım saat bekletiyoruz, yarım saatten sonra uygulamaya alıyoruz.
Uygulamadan sonra cildi nemlendirmek için, iyileşmeyi hızlandırmak için bir takım kremler tavsiye ediyoruz. Bu kremler günde 5-6 kere uygulanıyor. Aynı zamanda güneşten korumak gerekiyor bu devrede. Güneş koruyucu sunblock kremlerin de tabii kullanılmasını istiyoruz.
Kanın pıhtılaşmasını engelleyen ilaçlar (aspirin, heparin vs) ve retinoid içeren ilaçlar (isotretionin) kullanılıyorsa bunlara bir süre ara vermek gerekebilir. Uygulama öncesinde son birkaç ay içerisinde cildi aşındırıcı dermabrazyon ve peeling gibi işlemler yapılmış olmamalıdır. Hastanın geçmişinde sık tekrarlayan herpes (uçuk) çıkarma öyküsü var ise mutlaka doktora bilgi vermeli, uygulama öncesi ilaç almalıdır.
CO2 Lazer uygulamasından hemen sonra ağrı, ödem ve kızarıklığı azaltmak için soğuk kompres uygulanmalıdır. Bu uygulamanın ertesi gün de sürdürülmesi tercih edilir. Uygulama sonrası ilk günden itibaren ciltte oluşabilecek kurumaları önlemek için cilt nemli ve temiz tutulmalıdır. Makyaj yapmaya başlamak için kişiye ve uygulama özelliklerine göre 3-5 gün beklenmelidir. CO2 Lazer uygulaması sonrasında ilk birkaç gün çok aşırı sıcak (sauna) ve terlemeden, tozlu ortamlardan kaçınılmalıdır.
Hastanın cilt tipine ve çevre koşullarına bağlı olarak uygulama sonrası 2-4 hafta güneşe çıkmaktan kaçınılması ve güneş koruyucular kullanılması oldukça önemlidir. Peeling etkisi gösteren cilt soyucu kremler 1 ay kadar kullanılmamalıdır.